Kıçım ilk kez bir sik aldı

Kıçım ilk kez bir sik aldı

Size gençliğe geçişle ilgili bir anımı anlatacağım. Şehirde doğdum, şehirde büyümek hayaliyle köy hayatına ilgi duydum, köy hayatını seviyorum. Bu yüzden yaz tatillerimin çoğunu köyde geçirdim. Köyde benimle aynı yaşta olan akrabalarım var ve onlarla eğleniyoruz. Celal teyzemin bir oğlu var, benden 3 yaş büyük. Amcam Sedat’ın oğlu benden 2 yaş büyük. Tuncer teyzenin bir başka oğlundan 1 yaş büyüğüm. Çok iyi anlaşıyorduk.

Celal’in köyün ana kısmındaki evlerine gittim. Gün içinde köy bahçelerine gittik, meyve ve toz yedik. Geceleri bir odada ama farklı yataklarda yattık. Yatağı çıkarırken Celal hiç güneş görmemiş süt beyazı bedenime baktı, “Faruk kadın gibisin!” telefonu kapattı. Hep amcamın oğlu Sedat’ta yaşıyorum. Sedat da aynı şeyi söyledi. İlk başta çok kızdım: “Köye asla dönmeyeceğim.” Ben diyecek. Daha sonra bana “Kıza benziyorsun!” dedi. Onları sevmeye başladım. Bizim evde yatak odası aynasının önünde soyunup kendime baktım. Eskiden severdim. Ne zaman tuvalete gitsem, işedikten sonra kıçımı parmaklarım. Benim sikim ulaştığında kendi kıçıma sikimi sokmak istiyorum. Bazen deniyorum ama penisimin başına kıçımda zar zor dokunuyorum ve sonra boşalıyorum. Kıçıma dokunmanın yanı sıra, ince bir salatalığı içeri itip çekip çıkarmak da harika bir zevkti.

Buğday yeni olgunlaşıyor, çimenler biçiyordu. Celal bana, “Yarın senin çiftliğine gidip babamla öğle yemeği yiyeceğiz” dedi. dedi ve ben de “Tamam” dedim. Dedim. Sabah şortumu giydim. Bacaklarım kadın bacakları gibi, sarı saç dışında kıl yok, çok beyazım. Teyzem yemek yapar. Bu sırada teyzem Tuncer’in oğlu geldi. Celal, “Faruk’la ben çiftliğe gidiyoruz, sen de gelmek istersen gel” dedi. dedi. Tuncer, “Gideceğim” dedi. dedi. Mamayı eşeğin heybesine koyup tarlaya gittik. Yolda konuşurken Celal, “Faruk’un daha önce hiç eşeği olmadı” dedi. dedi. Ben de dedim ki, “Şehirde nerede eşek bulup tecavüz edeyim?” Dedim. Sonra, “Şimdi de kıçımın seni hiç okşamadığını söylüyorsun,” dedi. “Peki sorun nereden çıktı?” dediğinde şaşırdım. Dedim. Tuncer durakladı, “Arkadaşlarımızı nerede bulsak tarlada, barakada, barakada flört ettik.” dedi. Onlara “Şimdi ciddi misin?” Dedim. “Şimdi bize inanmıyor musun?” dediler. Ben de “Hayata inanmıyorum!” dedim. Dedim. Bu sırada buğday tarlalarına ulaştık.

Eşeği tarlanın yanındaki ağaca bağlayıp buğdaylara bindiler ve pantolonlarını çıkardılar. İkisi de sikleriyle oynamaya başladılar ve sikleri büyüdü. Ama Celalda’nın uzun ve kalın bir penisi var. Tuncerin’in penisi o kadar büyük değil. Celal doydu ve Tuncer’e “Şu kuşu kıçıma koyalım da Faruk görsün” dedi. dedi. Tuncer aletini tükürdü ve tek hareketle Celal’in kıçına soktu ve gelip gitmeye başladı. Celal Tuncere “Faruk sen boşalınca ya da dönerken üçlü yapacağız.” dedi. Bu kez Tuncer eğildi ve Celal, Tuncer’in kıçına tosladı. Birkaç iniş çıkıştan sonra pantolonunu giydi. Bana “Hala inanıyor musun?” diye sordu. dediler. “Evet inanıyorum.” Dedim. “Sen hiç kıçını kaldırmadın mı?” sordular. “Umurumda değil ama kıçımı gösteriyorum” dedim. Dedim. tekrar gittik Çim sahaya geldik. Akşam yemeğinden ayrıldık. Eve giderken kayınbiraderi “Celal biz eşeği alacağız. Bu arada Faruk’u sıcakta gezdirme, alışmaz, sıcak olabilir. Dedi.

Buğday tarlasına geri döndük ve orospunun götünü sikeyim dedik. Sahanın ortasına geldiğimizde Celal ve Tuncer hemen üstlerini çıkardılar, tamamen çıplaktılar. Güneş tam tepemizdeydi. Bana “Nesin sen, soyunalım” dedi. dediler. Ben de “Hayır” dedim. Dedim. Celal ısrar etti ve bana “Soyun, sana Tuncer’in kıçını vereyim ki önce sen tadına bak” dedi. dedi. Beni soymaya başladılar. Vücuduna bakıyorum, kendi vücuduma bakıyorum, gerçekten kadın gibi görünüyorum. Tuncer Celale “Faruk’un poposuna bakın, bu kıçı görünce 70 yaşındaki adamın penisi bile dikleşti.” dedi. Sonra bana şöyle dedi: “Fena değilsin, başın kırmızı, gerisi beyaz, bu iyi. Hiç ağzıma almadım ama sikini yalarım.” dedi önümde çömelerek. Aletimi ağzına aldı ve acıktı. Sikim kazık gibi olunca önümde eğildi ve “Hadi şu güzel aleti kıçıma sok, güzel sikmiş.ona bak” dedi. Ben de “Bu benim ilk kıç tekmelemem” dedim. Sikimi tükürüp Tuncer’in kıçına soktum. Küçük bir baskıyla kıçına kaydırdı. Yanan kıçına sokup çıkardım.

Ben Tuncerin’in kıçını yalarken Celal arkamdan parmağını kıçıma sokup çıkardı. Eğlendim ve kıçımı parmaklarken keyif aldım. Celalin’in maymunu da kalktı, aletine tükürdü. Sonra bana ‘Sen Tuncer’e sarılırken seni ısırırım, ağrını giderirsen o zaman ilk kez kıçına horoz girecek’ dedi. dedi. Sonra kıçıma tükürdü ve aletini kıçıma soktu. Celal, “Ağır ol, ağrıyorsa doğurmayacağım” dedi. Dedim. Celal kıçıma sokmaya başladı. Ben lastik bir top gibi çıkmadan önce aletine girmedi bile. “Hastalık, flört etmem ya da flört etmem!” Dedim. Kıyafetlerimi ellerime vermeliydim. Celal benden 3 yaş büyük olduğu için çok güçlü. Bana “Hırsızlık diye bir şey yoktur. İsteyerek flört etmezsen seni zorlarız!” dedi. Celal başımı tutup bacaklarının arasına aldı, dimdik ayağa kalktım. Tuncere, “Gel Tuncer göster kendini!” dedi. dedi. “Lütfen hayır, çok acıyor. Ben yalvardıkça Tuncer aletini kıçıma sokmaya çalıştı ve ben kıvrandım. Celal, “Kıçını ne kadar sıkarsan o kadar çok acıyor, rahat kalırsan o kadar acımıyor. İster bayıl, ister soyun, kimse seninle flört etmeden seni bırakmayacak” dedi. . dedi.

“Tamam, kahretsin, yavaşla.” Dedim. Tuncer, “Tamam” dedi. Yavaşlamaya başladı ama popom hala acıyordu. “Biraz sabret, alışırsın, ağrın geçer.” dedi. Tuncer kıçıma girip çıktıkça kıçımda gerçek bir boşalma oldu, biraz rahatladım. Celal: “Sırayla sevişelim, hemen boşalmayalım, tadını çıkaralım.” dedi. Celal başımı bıraktı ve Tuncere “Git kıçın beni şehirde bıraksın” dedi. dedi. Yere düştüm ve Celal’in önünde eğildim. Celal ayağa kalktı, aletini tükürdü, kıçıma soktu ve sokmaya başladı. Ama Tuncerin penisinden kalın olduğu için çok zorlandım. Celal tüm aletini kıçıma sokarken gözlerimden yaşlar süzüldü. Gelip gitmeye başladı, küçük bir patlamadan sonra boşalmadan önce penisini aldı. Bana “Hadi, benimle flört etme sırası sende” dedi. dedi bana eğilerek. Hızlı bir hareketle kıçından aletini tükürdüm. Celal, “Hasta değil misin?” Dedim. “Neden penislerimiz birbirine değmeye başladı diye acıyor, Tuncer, ben ve Sedat amcamızın oğlu sürekli kavga ediyoruz. dedi. Celali’ye sarılınca Tuncer de bana sarılmaya başladı, ilk hissettiğim acı yok oldu.

Bir yandan, bir yandan olmak çok güzeldi. Tuncer arkamda durdu ve ben Celal’in kıçını pompalarken Tuncer’in siki içime girip çıktı. Ben Celal’in kıçına boşalırken, kıçımdan Tuncer çıktı. Bu sefer kapattık. Ben bütün gücümle Celali’ye sarıldım, Tuncer de bana sarıldı. Sonra Celal, Tuncerle bana ‘Yanındaki buklelere bir bakayım’ dedi. dedi. Biz yan yanayız. Celal, Tuncer’e ateş etti. Bazen kıçıma vurmuyorsa, zorladığımda bütün siki kıçıma giriyor, bu yüzden kıçım ağrıyor. Sonunda Celal kıçımı boşalttı: “Akşam bir posta daha göndeririz.” dedi. Giyindik ve çıktık. Akşam yine kavga ettik. Tuvalete her gidişimde sırtımdaki ağrı yüzünden birkaç gün zorlukla idrarımı yapabildim.

Bir yanıt yazın